Necati Özkan ve Seçim Zamanı

30 Ekim 2012 Salı

Cumhuriyetçi Yahudiler Koalisyonu Mitt Romney'nin yanında...


Amerika'nın büyük perakende zinciri Home Depot'nun kurucusu Bernie Marcus adlı iş adamı Cumhuriyetçi Yahudiler Koalisyonu adına, başabaş görünen eyaletlerdeki TV kanallarında Mit Romney lehine kampanya yapıyor.

Bernie Marcus filmde, Obama'yı iş ve servet düşmanı gibi gösteriyor  ve 'Eğer ben Home Depot'u kurduğumda bugünki koşullar sözkonusu olsaydı, biz 6 mağazadan fazlasını açamazdık.' diyor.

3 Ünlü kadın aktrist Obama'nın yanında..



Son iki hafta Obama kampanyasına gelen iki sivil destek Amerikan TV'lerinde yayınlanıyor.  Ünlü aktristler Scarlett Johansson, Eva Longoria ve Kerry Washington, Mitt Romney ve Cumhuriyetçilerin kadınlara ve kadın bedenine ilişkin politikalarından rahatsızlıklıklarını antıyorlar ve Obama'ya destek istiyorlar. 

Bir diğer destek ise, Başkomutan isimli reklam filmi ile Truman Ulusal Güvenlik Projesi'nden geldi. Filmde Romney'nin ulusal güvenlik ile ilgili politikaları eleştiriliyor ve ülkenin doğru bir başkomutana ihtiyacının olduğu söyleniyor.

29 Ekim 2012 Pazartesi

Sandy Kasırgası Obama'yı vuracak mı?

Obama ve Romney'in uzun yarışı 6 Kasım'da bitecek.
Amerikan Başkanlık seçimlerine bir hafta kadar bir süre kaldı. Ve Amerika'nın doğu eyaletlerini vuran Sandy Kasırgası dünden itibaren etkili olmaya başladı. Obama önce Amerikan Doğal Afetler Merkezi yetkilileri ile bir acil durum toplantısı yaptı. Ardından da kampanyasına ara vererek Washington'a döndü.

Seçimleri iyi takip eden herkes bilir ki, hava durumu tüm Dünya demokrasilerinde seçim sonuçları üzerinde sürpriz etkiler yapabilir. Örneğin Türkiye'de kış şartlarında yapılan seçimlerden iktidar partileri hep zararlı çıkmıştır. Amerikan seçimlerinde ise, kasırgaların etkisi her demokrasiden daha derin olabiliyor.

Başkanlık seçimlerinin muhtemel sonuçları ile ilgili hergün, her saat bir başka kamuoyu yoklaması sonucu yayınlanıyor. Örnegin dün yayınlanan IPSOS anketinde Obama'nın ülke genelindeki oyları % 49 iken, Romney %46'da gözüküyor. Bununla birlikte Romney'nin başabaş olduğunu ve hatta Obama'yı geçtiğini iddia eden şirketler de var.

Obama'nın başabaş eyaletlerden Florida'da yapmakta olduğu kampanya gezisini yarıda keserek Washington'a dönmesi herhalde Sandy Kasırgası'nın muhtemel negatif etkileri yüzündendir.

Kasırganın şiddeti ve hayatın akışına etkilerini her an öğrenmeye devam edeceğiz ama, biz burada kasırganın etkisiyle ortaya çıkabileceğini öngördüğümüz 4 muhtemel sonucu yazalım:

a. Romney toplam oylarda, Obama süper delegelerde kazanır:

6 Ekim'de yapılan ilk Debate'ten sonra Obama'nın önde giden konumu sarsılmıştı. O tarihten sonra Romney arayı hızla kapattı. Bugünlerde ya önde veya arada fark kalmadı gibi. Buna rağmen bütün araştırmalar nerdeyse aynı sonucu işaret ediyor:

Romney toplam oylarda öne geçse bile, Obama 'Mavi Eyaletler'den çıkaracağı süper delegelere bazı ortadaki eyaletleri de katarak 2. dönem Başkanlığı kazanacak.

Eğer bu durum gerçekleşirse, Amerikan seçim tarihindeki 5. örnek vaka olmakla kalmayacak, Demokratlar  2000 yılının intikamını da almış olacaklar.

b. Her iki adayın eşit delegede kalması ve seçimlerin düğümlenmesi

Her iki aday da 296 süper delege kazanırsa yarış pata olacak demektir. Amerikan tarihinde daha önce bu olasılık hiç gerçekleşmemiş. Ama bu kez bu ihtimal hiç de zayıf bir ihtimal değil!

Eğer bu ihtimal gerçekleşirse ABD'yi çok büyük bir kaos bekliyor olacak. Çünkü bu durumda Temsilciler Meclisi başkanı seçecek, Senato da başkan yardımcısını!

Temsilciler Meclisi'nde çoğunluk Cumhuriyetçi olacağından başkan olarak Mitt Romney'i, Senato'daki  çoğunluğun ise Demokrat olmasından dolayı başkan yardımcısı olarak Joe Biden'ı seçmesi gibi bir absürd durum mümkün olabilecek. Ondan sonrası tufan.


Pazar günü ABD'nin doğu kıyısını vurmaya başlayan Sandy, Obama'yı da vuracak mı?

c. Tüm beklentileri tepetaklak edecek iki sürpriz etken

Mitt Romney, baştan beri parlak bir aday olmayı başaramadı. Heyecan yaratmayı beceremedi. 6 Ekim Debate'i Romney'nin kampanya boyunca parladığı en önemli andı.

Ama, bu hafta iki olay Romney'nin kazanma olasılığını yükseltebilir:

Biri bu hafta açıklanacak olan işsizlik oranları. Eğer ABD'de işsizlik oranı % 8'in üzerine çıkarsa Obama'nın durumu sarsılabilir.

Diğeri ise Sandy Kasırgası. Eğer Obama yönetimi Sandy Kasırgası'nın muhtemel etkilerine müdahale etme konusunda zaman kaybederse Romney'e hakedilmemiş bir zafer ikram edebilir.

Bakalım Sandy kimi vuracak? Obama'yı mı, Romney'i mi?

d. Senato'da Cumhuriyetçi çoğunluk ihtimali ve rejim kaosu

Mevcut Senato'da Demokratlar 100 sandalyenin 53'üne sahip. Obama Temsilciler Meclisi'nde zorlansa da Senato'daki Demokrat çoğunluk sayesinde iş yapabiliyor. Zayıf bir olasılık olsa da, bu seçimden Cumhuriyetçiler'in senatoda çoğunluğu ele geçirmeleri veya eşitliği sağlamaları ihtimali var.

Bu ise ABD yönetimi için tam anlamıyla bir kaos demek olacak. Zaten ilk döneminde eli kolu bağlanmış olan Obama 2. döneminde, Cumhuriyetçilerin blokajı nedeniyle hiç bir iş yapamayacak.

Tüm bu ihtimallerden hangisinin gerçek olacağı 6 Kasım akşamı belli olacak. Biz de önümüzdeki hafta boyunca Washington'dan sizlere anında analizler aktaracağız.

28 Ekim 2012 Pazar

FORWARD (İleri!) videosu yayında.

Obama, 2008 başkanlık seçimlerinde CHANGE (Değişim) kelimesinin etrafında kampanyasını yapmış ve HOPE (Umut) kelimesiyle heyecan yaratmıştı.

2012 seçimlerinde ise stratejisini FORWARD (İleri!) kelimesine indirgedi. Obama ekibi bu strateji ile ilgili bir çok film yayınladı. Bunların ilki Nisan ayında yayınlanan 7 dakikalık bir iktidar envanter filmiydi. Bu filmde Obama 4 yıllık ilk döneminde yapabildiklerinin hesabını veriyordu. İşte o video:


Obama seçim makinası, seçimlere 10 günden az bir süre kala, dün sabah saatlerinde yepyeni bir video klibi yayına soktu. Forward adını taşıyan bu yeni video klip, 2008 Başkanlık seçimlerinde unutulmaz bir etki yapan ve will.i. am. başta olmak üzere çok sayıda sanatçının rol aldığı 'Yes We Can' videosunu çeken ekip tarafından hazırlandı.

Bu yeni video'da yine çok sayıda ünlü var: R&B'nin efsane isimlerinden Ne-Yo, gitarist Johnny Rzeznik, piyanist Herbie Hancock, Folk Rock grubu Delta Rae, İngiliz kökenli pop star Natasha Bedingfiled ve tabi ki seçmen kitleleri:



Seçimlerde, seçmenin sandık başına gitmesi için son hafta ve hatta son gün çok önemlidir. Obama ekibi de son hafta için elinden geleni yapıyor.


26 Ekim 2012 Cuma

Obama'nın 2. dönemi geliyor!

6 Kasım'da yapılacak ABD Başkanlık seçimleri için son düzlüğe girildi.

Pek çok kamuoyu araştırması, Demokrat Partili Başkan Barrack Obama ile Cumhuriyetçi aday Vali Mitt Romney arasındaki yarışın bir birine çok yakın olduğunu gösteriyor.

Obama ile Romney arasındaki yarışta, ilk Debate'ten sonra yayınlanan bazı anketler Mitt Romney'nin öne geçtiğini bile iddia etti. Ama 16 Ekim'de yapılan ikinci Debate'de Obama durumu eşitledi:


Ardından, 22 Ekim'de gerçekleştirilen üçüncü Debate ile de Mitt Romney karşısında psikolojik ve entellektüel üstünlüğü yeniden ele geçirdi. Üçüncü Debate ile iki adayın dış politika konusunda birbirlerinden kalın çizgilerle ayrılmadıkları ortaya çıkmış olsa da, Mitt Romney'in dış politikada daha bir fırın dolusu ekmek yemeye ihtiyacı olduğu anlaşıldı.



Henüz 2 hafta kadar zaman olsa da, bu seçimleri Obama'nın alacağını tahmin ediyoruz. İki adayın oyları birbirine çok yakın gözükse de (Halen çeşitli araştırmalara göre oylar arasındaki fark, bazen biri bazen diğeri lehine %1 veya % 1.5 gibi gözüküyor), Obama'nın Mitt Romney'den çok daha şanslı olduğunu düşünüyoruz.

Neden böyle düşünüyoruz?

Çünkü, bize göre her ne kadar 'FORWARD' gibi sıradan bir mesajla, geleneksel bir iktidar kampanyası yapmış olsa da Obama'nın, özellikle süper delege hesabında akıllı bir yol izlediğini kabul etmemiz gerek. Bazı hesaplamalara göre Obama, bugün itibariyle 237 süper delegeyi garantilemiş görünüyor. 34 delegede ise dikkate değer bir şekilde önde.

Romney'nin garantilediği süper delege sayısı ise 191'de kalmış görünüyor.

Her iki aday şu anda daha çok 76 delegenin seçileceği Iowa, New Hampshire, Virginia, Colorado, Florida, North Carolina eyaletleri için çarpışıyorlar. Bu eyaletlerde durum tam anlamıyla başabaş görünüyor.

Özetle Obama'nın ikinci dönemi kazanacağını ilk ilan edenlerden biri olarak, Obama'nın ikinci döneminde, ilk döneminde yapamadıklarını yapabilmesini ve gerçekten iktidar olmasını umuyoruz. Umarız karşısındaki güçlü Cumhuriyetçi direniş blokunu bertaraf eder . Ve daha yaşanılır bir dünyanın inşasında adım atabilir. Bizce, Obama'nın kazanması Türkiye'nin de lehine!

Obama'nın birinci dönemi için seçimden 1.5 yıl önce, 2007 Mayıs'ında böylesi bir tahmin de bulunmuş ve utanmamıştık. Umarız bu kez de utanmayız.

Tarihin akışını değiştiren 537 oy!

ABD Başkanlık seçimlerine 2 hafta kala, Obama cephesi yeni bir filmi yayına soktu: 537!

Hatırlanacağı gibi, 2000 yılında yapılan başkanlık seçimlerini Florida eyaletinde kullanılan 537 oy belirlemişti. İşte Obama'nın seçim makinası, bu 537 oyun hangi sonuçlara neden olduğunu hatırlatarak seçmeni uyarıyor.

Bilindiği gibi, ABD seçim sisteminde seçmenler doğrudan başkanı seçmiyorlar. Başkanı seçecek olan ve adlarına 'Electoral Vote' denen 541 süper seçmeni - süper delegeyi seçiyorlar.  Bu yüzden başkan adayları için süper delegeleri garanti etmek daha doğru bir strateji oluyor.

Amerikan seçimlerinin esasını oluşturan bir kural daha var: Bu kurala ise 'Winner takes all' deniyor: Buna göre, bir eyalette kullanılan geçerli oyların %50'sinden bir fazlasını kazanan aday, o eyaletin çıkaracağı süper delegelerin hepsini birden kazanmış oluyor. Bu sistem nedeniyle bazı hallerde, oyların çoğunu kazandığı halde başkanlığı kaybeden adaylar olabiliyor.

1824, 1876 ve 1888 başkanlık seçimlerinde 3 kez bu durum yaşanmıştı. Ama bu durumun dördüncü ve  muhtemelen en trajik örneği 2000 yılında yaşandı.

2000 yılındaki başkanlık seçimlerinde, Demokrat aday Al Gore ülke çapında kullanılan oyların %48.8'ini (toplam 50.999.897 oy) kazanmıştı. Cumhuriyetçi George W. Bush ise %47.9 (toplam 50.546.002 oy) da kalmıştı. Seçimin kaderini Florida eyaletindeki 537 oy belirlemişti. George W. Bush, Florida'da 537 oy fazla alarak, bu eyaletin çıkardığı 25 süper delegeyi birden kazanınca, 541 süper delegenin 271'ini kılpayı ile elde etmiş oldu.

Böylelikle 8 yıl sürecek olan Bush dönemi başladı. Ardından Bush ile birlikte, 9/11, Afganistan, Irak savaşları, Müslümanları yeni tehdit ve düşman görme anlayışı ve 2008 Kasımındaki Dünya Krizi yaşanmıştı.

İşte Obama'nın yeni filmi seçmene bu olayı hatırlatıyor ve 2000 yılında Floridalı seçmenlerin yaptığı gibi sandık başına gitmeyi ihmal ederlerse nelerin olabileceği konusunda ikaz ediyor.


7 Ekim 2012 Pazar

Romney ilk raundu kazandı

ABD'de 1960'lardan bu yana yapılan her başkanlık kampanyasının artık gelenekselleşen bir ritüeli var:  Başkanlık Debate'leri (Yarışan adayların TV'de canlı yayında münazara şeklinde tartışmaları). Bu gelenek Kennedy ile Nixon'ın yarıştığı 1960 Başkanlık Seçimleri'nden beri yapılıyor.

Genel olarak Başkan adayları 3 defa, Başkan Yardımcısı adayları ise 1 defa TV'de canlı yayında, eşit şartlarda ve eşit sürelerde karşılaşıyorlar.

Bu kampanyada Obama ve Romney ilk kez 4 Ekim Perşembe akşamı TV'de canlı yayında kapıştılar.  Bu ilk Debate iç politika ile sınırlıydı. Pek çok eleştirmen, bu ilk tartışmanın açık ara galibinin Romney olduğunda hemfikir.

Zaten aşağıdaki filmi izlediğinizde, Obama'nın entellektüel bir eda ile ve retorikle uğraştığını görüyorsunuz. 1.5 saat süren Debate boyunca Obama neredeyse salonda yok gibi davranıyor; Romney'in tarzından ve enerjisinden etkilenmiş bir psikolojide konuşuyor. Romney ise, daha dinamik, dersine iyi çalışmış ve göreve hazır bir görüntü veriyor.

Obama ve Romney arasında yapılacak olan 2. Debate 16 Ekim'de, sonuncusu ile 22 Ekim'de gerçekleşecek. Başkan yardımcıları ise 11 Ekim'de karşılaşacaklar.


Biz de ülkemizdeki liderlerden önümüzdeki seçimlerde buna benzer canlı TV karşılaşmalarında fikirlerini seçmenle paylaşabilme cesareti diliyoruz. 

Wake The Fuck Up

Amerika'da 6 Kasım'da yapılacak olan başkanlık yarışı, seçmenleri hasta edecek bir siyasi reklam bombardımanına sahne oluyor. Cumhuriyetçi kamp, bu hafta yapılan Başkanlık Debate'i sayesinde biraz moral kazanmış olsa da, pekçok araştırmaya göre Obama hala önde.

Hem Obama ve hem de Romney, bir ay sonra yapılacak olan seçimler için ağırlıklı olarak negatif kampanyalar yaptırıyorlar. Her iki kampanya makinası da önemli bütçeler kullanıyorlar ve şu ana kadar onlarca reklam filmi yayınlattılar. Bu kampanya filmleri arasında siyasi iletişim tarihinde dikkate alınacak az sayıda örneğine rastladık.

Bunlardan biri geçen hafta Pazar günü yayınlanan ve Twitter'daki takipçilerimle anında paylaştığım 'Wake The Fuck Up' filmi. Filmde Samuel L. Jackson'ı, oy vermeye üşenen seçmenleri uyarırken görüyoruz. Görünen o ki, Obama kampı bu seçimlerde asıl sorunun kendi seçmenindeki ilgisizlik olduğu inancında.


3 dakika 40 saniye uzunluktaki bu film, Samuel L. Jackson'ın daha önce çocuklar için okuduğu 'Go the Fuck to Sleep' adlı masaldan ilham alınarak yapılmış.